2023’TE DÜNYA VE TÜRKİYE PİYASASI (1)
Dünyada ve Ülkemizde 2022 yılı COVİD 19 ve Ukrayna-Rusya savaşının etkisiyle ekonomik anlamda fırtınalı geçti. 2023 yılının dünya ekonomisi için zor, tehlikeli, fakat değişimlere de açık bir döneme girdiğimizi söyleyebiliriz. IMF, OECD, Dünya Bankası raporları ve Cumhurbaşkanlığı Orta vadeli 2023, 2024 ve 2025 programını incelemediğimizde Türkiye’nin de büyüme hızının artacağı, enflasyon rakamlarının düşeceği ve istihdamın artarak işsizliğin azalacağı belirtiliyor.
Dilerseniz Dünya ekonomisine bir göz atalım. 2022 yılı siyaseten ve ekonomik anlamda bir kırılma yılıdır. Dünya ekonomisi için 2022, Covid-19 krizinden çıkış, yaraları sarma ve toparlanma yılı olacaktı. Ne yazık ki olmadı. Ukrayna savaşının da katkısıyla, hemen her alanda 2023’e de sarkması beklenen olumsuzluklar birikti. Avrupa ve Amerika son 40 yılın en yüksek enflasyonu ile karşı karşıya kalırken, Amerika önderliğindeki küresel ekonomi bugüne kadar dünyanın geri kalan ülkelerini zora sokmuştur. Artık ekonomik daralma batı dünyasında yoğun hissedilmektedir. Sistem yanıt vermediği için gidişatı değiştirecek yapısal dönüşümler önümüzdeki yıllarda belirleyici olacaktır. 1980’lerde ikame anlayışın yerine ihracat stratejisiyle başlayan küreselleşme süreci tersine dönerken, 40 yıl sonra enflasyon ve stagflasyon yeniden gündeme gelmiş ve yeni bir finansal kriz olasılığı düşüncesi artmıştır. 2022’de ABD, İngiltere ve Euro bölgesinde yüzde 10’a ulaşan enflasyon oranlarından hareketle, Enflasyonun 40 yıl sonra geri gelmesinde, enerji-gıda fiyatları baskısının önemli bir payı var.
Yılda iki kez IMF tarafından yıllık toplantıları öncesi Ekim ve Nisan ayında rapor yayınlanmakta ve 196 ülke hakkında ayrıntılı bilgi vermektedir. IMF, Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nun Ekim sayısını "Geçim Kriziyle Mücadele" başlığıyla yayımladı. Raporda, dünya ekonomisinde ekonomik büyümenin (AB bölgesi hariç) 2022’de yüzde 3,2’den 2023’de yüzde 2,6’ya gerilemesini, 2024 ve 2025 yıllarında da sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,6 ile resesyon sınırında kalması bekleniyor. Küresel ekonominin bir dizi çalkantılı zorluk yaşadığı vurgulanan raporda, yüksek enflasyonun, çoğu bölgede sıkılaşan mali koşulların, Rusya'nın Ukrayna'da sürdürdüğü savaşın ve Covid-19 salgınının ekonomik görünüm üzerinde ağır bir baskı oluşturduğu kaydedildi.
Raporda, enflasyonun hedefe düşürülmesi amacıyla salgın sırasında benzeri görülmemiş bir destek sağlayan para ve maliye politikalarının normalleşmesinin talebi soğuttuğu belirtilerek, ekonomilerin büyüyen bir kısmının büyümede yavaşlama veya tam bir daralma içinde olduğu aktarıldı. Uluslararası Para Fonu (IMF), bu yıla ilişkin küresel ekonomik büyüme beklentisini yüzde 3,2 olarak korurken, gelecek yıla dair tahmini yüzde 2,9'dan yüzde 2,7'ye düşürdü. OECD’nin kasım ayında açıklanan “Dünya Ekonomisine Bakış” raporunda da küresel ekonomik büyüme hızının 2023’de yüzde 2,2’ye gerilemesi, 2024’te de yüzde 2,7 düzeyinde kalması bekleniyor.
Dünya Bankası resesyon olasılığını tartışırken, “Baz”, “yavaşlama” ve “sert resesyon” olmak üzere üç senaryo üretmiş. “Baz” senaryoda, dünya ekonomisinde büyüme hızı, 2023’de yüzde 2,4 ve 2024’de yüzde 3,0 ile resesyon sınırında kalıyor. “Sert resesyon” senaryosunda büyüme hızları yüzde 2023 yılında yüzde 0,5 ve 2024 yılında yüzde 2,0 düzeyine geriliyor.
Dünya Bankası, Küresel Ekonomik Beklentiler-Ocak 2023 raporunu açıkladı. Dünya Bankası, Çin için 2023 büyüme tahminini yüzde 5,2’den yüzde 4,3’e, Japonya için yüzde 1,3’ten yüzde 1’e ve Avrupa ve Orta Asya için yüzde 1,5’ten yüzde 0,1’e düşürürken ABD’nin bu yıl yalnızca yüzde 0,5 büyüyebileceğini öngördü. Dünya Bankası Türkiye için 2023 büyüme beklentisini 0,5 puan düşürerek yüzde 2,7’ye çekerken 2024 büyüme beklentisini yüzde 4’te sabit tuttu. Raporda Küresel büyüme tahminlerinin düşürülmesinde Para politikasının sıkılaştırılması, Ukrayna savaşının yansımaları ile ABD, Euro bölgesi ve Çin’deki yavaşlama etkili olduğu belirtilmiş. Dünya Bankası ayrıca çoğu ülke ve bölge için büyüme tahminlerini düşürerek yeni olumsuz şokların küresel ekonomiyi resesyonam sürükleyebileceği konusunda uyardı. Pek çok ülke için 2024 büyüme tahminlerini de düşüren Dünya Bankası, kalıcı enflasyon ve yüksek faiz oranlarının bu tahminlere sebep olduğunu söyledi. Enflasyon, Merkez Bankalarının ötresinde katılık sergilemektedir. Enerji, gıda ve diğer tüm mallar fiyatlarında artışlar sürmektedir. Enflasyonlarda katılığın sona ermesi için daha kuvvetli sıkı para politikalarına ihtiyaç duyulmaktadır. Merkez Bankaları daha erken ve yüksek faiz artışları gerçekleştirecektir. ABD Merkez Bankası'nın 2023 Mart ayına kadar faizlerini yüzde 5,0'e, Avrupa Merkez Bankası yüzde 3’e çıkaracaktır. Erkene çekilmiş ve daha yüksek faiz artışları ile kuvvetlenen sıkı para politikaları 2023 yılı boyunca sürecektir. En erken gevşeme olasılığı 2024 yılının ilk yarısında olacaktır.
Uygulanacak olan sıkı para politikaları nedeniyle ekonomik büyümeler olumsuz etkilenecektir. 2023 yılında ABD doları diğer para birimleri karşısında güçlü kalmaya devam edecektir. ABD doları 1973 yılından bu yana en değerli üçüncü dönemini yaşamaktadır. ABD Merkez Bankası'nın faiz artışları, doları güçlü tutacaktır. Euro ve sterlinin değerlerini Avrupa ve İngiltere merkez bankalarının faiz artışları belirleyecektir. Emtia fiyatları ise hem güçlü dolar hem de talebin yavaşlaması nedeniyle durağan kalmaya devam edecektir. Emtia fiyatlarında artışa jeopolitik gerginlikler neden olacaktır. Rusya-Ukrayna Savaşı'ndaki gelişmeler bu açıdan önemli olacaktır. Dünya ekonomisinde zorlu geçecek birkaç çeyrek sürecine giriyoruz. Avrupa'nın enerji kısıtlamaları nedeniyle üretimdeki düşüşleri Türkiye'den tedarik ile karşılanabilecek, bu da ihracat düşüşünü sınırlayacak. Çin ve Hindistan, Rusya'dan sağladıkları ucuz enerji ve para birimlerinin değer kaybı ile ihracat pazarlarına yeniden agresif giriş yapmaya devam edecekler. Türkiye'nin ihracatında Türk lirasının değeri ve ihracat finansmanı belirleyici iki unsur olacak.
Kalın sağlıcakla….
-
Rusya’dan Suriye’ye Gözdağı
-
Meteoroloji’den İstanbul’a Uyarı!
-
Sıkıyönetim ilanı Güney Kore’yi karıştırdı!
-
Yenidoğan soruşturmasında 2. dalga operasyonu
-
Mudanya BESAŞ Satış Fabrikası Açıldı
-
İstanbul’da en fazla olayın yaşandığı ilçe belli oldu